Aydinlanmanin birer cigir olmaktan cok birer ethostavir oldugunu düsünüyorum. Kanttan yola cikarak. Bunlardan birer imkan olarak söz etmemin nedeni de budur zaten. Eger imkandan, mümkün olandan söz ediyorsak zaten cogul bir zeminde oldugumuzu kabul etmemiz gerekir. Bu anlamda Tanpinarin Rönesans, Reform ve Aydinlanmanin tek imkani olmayabilecegini pesinen kabul ediyorum. Ama benim icin öyle oldu Bunu bir fetisizm icerdigini de kabul ediyorum. Tanpinar fetisizmim, benim icin bu memleketi kendi capimda anlamami mümkün kilmistir. Abarttigimin farkindayim. Ama hangi hakikat abartili degildir ki
Sonuc olarak Tanpinar ile ilgili bir kitap yazma niyetimin Türkiye ile ilgili bir kitap yazmakla sonuclandiginin farkindayim. Bir anlamda Tanpinara haksizlik ettigimi de düsünmüyor degilim. Ama yine de beni en iyi Tanpinarin anlayacagini saniyorum. Cünkü bu memleketin nasil dominant bir memleket oldugunu en iyi Tanpinar bilir. Türkiye evlatlarina kendisinden baska bir seyle mesgul olmak imkanini vermiyor, diyen Tanpinar degil miydi Tanpinarin derdi memleket degil miydi
Dostlari tarafindan bile Kirtipil Hamdi diye anilan Tanpinar sanirim bu kitabin son cümlesini duysaydi cok sevinirdi. Tanpinar Türkiyedir.