Bugün küresellesmenin etkisiyle daha da hizlanan degisim, tarihin hicbir döneminde benzeri görülmemis büyük toplumsal altüst oluslara neden olmakta ve hic bir sey artik eskisi gibi olmamaktadir. Böylesine her seyin alabora oldugu günümüz dünyasinda ister istemez din hayat ve din egitimi alani da alabildigine etkilenmektedir. Ancak, bütün bu degisimlere ragmen, hala dünün kapali toplumunun dindarini yetistirmeye yönelik olusturulmus bilgi ve beceriler kullanilarak günümüz cogulcuacik toplumunun dindari yetistirilmeye calisilmaktadir. Ama hem din egitimine muhatap olanlar hem de din egitim-ögretimiyle ugrasanlar, yapilan din egitimi faaliyetlerinin basarisizligini her firsatta dile getirmektedirler. Bu basarisizlik, din egitim-ögretimi alaninda yeni paradigma ihtiyacini acikca ortaya koymaktadir. Iste bu kitap, somut sorunlar üzerinden yeni bir din egitimi paradigmasinin temel özelliklerine isaret etmektedir. Bu kitabin, anne babalardan din görevlilerine, Kuran kursu ögreticilerinden Ilahiyat Fakültelerindeki ögretim üyelerine kadar din egitim-ögretimiyle söyle veya böyle ilgilenen herkesin, yaptigi bu isin problemleri üzerine düsünmesini, gerekli sorgulamalari yapmasini, kendi din egitim-ögretimi anlayisinifelsefesini yeniden insa etmesini kilavuzlamasi ve bu alanda sogukkanli, sorgulayici bilimsel tartismalarin önünü acmaya katki saglamasi umulmaktadir.