Dertli ile dertlenir misin, onun derdine ortak
olur musun
Tasavvuf, yola bas koyan dervis adayinin, mürsidinin
rehberliginde nefsinin yedi mertebesini asmaya calistigi uzun
bir yolculuktur. Tasavvuf anlatilarda, bu sürec denizcilerin Vira
Bismillah diyerek basladigi bir sefere benzetilir. Fakat bu
yolculugun pusulasi Allaha ve vahdete giden sularda ilerleyen
yolcunun gemisindedir.
Yolculuk, Allaha dogrudur. Onu hissedebilmek bu yolculugun
hediyesi, yolcunun fitr olarak vahdete ulasmayi isteyen ruhu
ise varilacak, nazar edilecek yerdir. Zaten tüm bu sefer de bir
farkindalik hikayesidir. Bu sürec ise özel bir egitim sekli olan
ask egitimi ile ilerler. Dervis icinde bulundugu gafletin farkina
varip her bir mertebesi Allahin esmalarindan biriyle süslenerek
onu bir ruhsal dönüsüme, olgunlasmaya tasiyan sülka niyet
eden kisidir.
Kuran-i Kerim ve hadis-i serifler cercevesinde sekillenmis bu
zaruri rehberlik dairesinde kazanilan tefekkür yetisi önemlidir
zira yirmi birinci yüzyilda insanoglu üzüntüsünün altinda
yatan nedenleri dahi bilmeksizin aci cekmekte, bu sebeple
kendisi endiseli ve sinirli bir hal alirken bu hali cevresine de
sirayet etmektedir. Mevlana Jalaluddin Rumi and Sufism,
Hz. Mevlananin Mesnev-i Serifi ve diger tasavvuf erbabinin
ögretileri kapsaminda sekillenmis bir rehber-talip, mürsidmürid
iliskisinin diyalog halinde gönüllere
yansimasidir.
Evladim, burasi yarali ceylanlar kulübüdür, katilmak istersen
vur kapiya