Insanin inanma arzusu o kadar kuvvetlidir ki, zaman icinde dinin formel bilgilerinin yaninda baska ritüeller ortaya cikmaya baslar. Böylece, kitabi dinin yaninda bir de halkin muhayyilesinde ve geleneginde yüzyillardir varligini sürdüren inanis bicimleri ve yeni ritüeller dogar ve bunlarin tamami bir bütün olarak yasayan din olgusunu meydana getirir.
Özellikle ülkemizde, gündelik hayatin din ile ic ice gectigi yerlerden biri de türbelerdir. Dünyada cok farkli örnekleri de olan bu yerler, insanlar icin ruhen rahatlama ve kutsal mekan arayisi ihtiyaclarina karsilik veren birer umut kapisi. Ilginc ritüellerin gözlemlendigi, cesitli menkibelerin anlatildigi bu ziyaretgahlar sadece insanla kutsal arasinda bag kurmuyor, ayni zamanda adeta bir terapi ve sosyallesme mekani olarak insanlara rahatlatici etkiler de sunuyor.
Ali Köse ve Ali Ayten, sosyal bilimler anlaminda farkli okumalara kapi aralayan ve ülkemizde de cok yaygin olan bir inanc fenomeninin dünyadaki benzer örnekleriyle iliskisini kurarak bu olgunun adeta fotografini cekiyorlar.
