Kendimi ilk ne zaman 'feminist' olarak adlandirdigimi hatirlamiyorum. Bunun zaman aldigini biliyorum sadece... Zaman içinde, o güne kadar 'varsayilan dogru' olarak kabul ettigim her seye farkli bakmaya, 'Aslinda böyle olmayabilir' demeye basladigimi fark ettim. Zihnimde yillardir yakilmayi bekleyen bir isik yanmis ve geçmiste karanlikta oldugunun farkinda bile olmadigim birçok sey aydinlanmaya baslamisti. Cin siseden çikmisti."
Siz hiç "Aman birak dünya yansin, mutfak daginik kalsin, yemegi baskasi yapsin; ben simdi açip kitabimi okuyacagim" diyen bir kadin gördünüz mü? Biz gördük. Bu kitabi elinde tutan kadinlari...
Blogcu Anne Elif Dogan kendi feminist aydinlanma yolculugunu anlatirken feminizmi hayatin tam ortasina yerlestiriyor; bizleri evimizi, partnerimizle iletisimimizi, çocuklarimizla iliskimizi, aska bakisimizi, kisacasi hayati yasayis biçimimizi degistirmeye davet ediyor. Simdi birakin ev daginik kalsin, siz bu kitabi okuyun. Dansiniz degisecek.