Icinde yasadigimiz tabiat, ciceklerle süslüdür. Onbinlerce cesiti ile cicekler, sekilleri, renkleri, kokulari ve bicimleriyle gündelik hayatimizin her asamasinda bizimledir. Tiptan gidaya, insan isimlerinden giysi motiflerine, agac islemesinden tas isciligine, iktisadi hayattan sembolik dile, ebrudan cilt sanatina kadar her yerde onlarla karsilasiriz. Dünya, ciceklerle güzel ve dünyayi güzellestirmenin en pratik yöntemlerinden biri, cicekleri gündem kilmaktir. Peygamberimizi as Sgül motifi ile animsayan, tarihinde Slaleyi bir devre ad olarak koyan, Yunus Emre gibi ciceklerle konusan, edebiyatini güllerle ve ciceklerle donatan bir medeniyetin mensuplariyiz. Bununla birlikte elimizde ciceklere dair arzu edilir seviyede calisma henüz mevcut degil. Ciceklerin Öyküsü ismini verdigimiz bu güldeste, sözü edilen yolda mütevazi bir katkidir. Hayati anlamli kilmanin bir yolu da Yunus misali ciceklere nazar eylemektir.
Ey ask eri ac gözünü,
Yeryüzüne eyle nazar.
Gör bu latif cicekleri,
Bezenüben geldi gecer.